son yazılar

21 Kasım 2008 Cuma

Biz de Kayabileceğiz artık...

Bekledim, bekledim. Ama yeter artık sabretcek halim kalmadı benim de tıpkı diğer Koçlular gibi. Baktım da yau bizim bu CIT iyi çalışıyor, keza yurt müdürlüğü de. Okulun interneti sayesinde okuyorsunuz bu yazdıklarımı, farkındasınız değil mi? Adamlar daha ne yapsın. Eski adıyla divan şimdilerin yemekçisi'nin kabak dolmasını sevmeyen olabilir mi? Peki ya Taksim'den haftasonu dönüşlerimiz, sırf Taksim'den servisle dönebilmek için Taksim'e giden kaç kişi tanıyorum ben, bir saysanıza siz de! Tanrım ne kadar güzel bir okulda eğitim alıyorum derken, yeni bir gelişmeyle bir kez daha sarsıldım, titreyip kendime gelmeyi denedim uzun uzun... Öğrenci Merkezi-Henry Ford arasında barındırılan otluk alanda bir cisim belirdi geyiği çok sıktı canımızı artık. Gittik kocuniversity.blogspot.com ekibi olarak araştırmalarımızı yerinde yaptık, orada çalışan arkadaşlarla bir bir konuştuk. Bunla yetinmedik, rektörümüze kadar çıktık; kendisiyle konuşamadık ama "içerdeki tanıdıklarımız" sağolsun üstte gördüğünüz fotoğrafı alabildik. Top bile oynatmadıkları güzelim çimlerin üzerinde beliren cisim bir adet 10x8 metre genişliğinde mini mini bir buz pistiymiş meğerse. Kendisinin yapımı tamamlanınca tıpkı yukardaki fotoğrafta gordüğünüz gibi hanımkızlarımız (?) bu şekilde buz pisti sporu icra edeceklermiş. Gelen haberler arasında açılışa da ünlü bir ses sanatçısı gelecek diyorlar. Bok gibi paramız var mı, yok mu? Onu da yaparız! Okul dışından burayı takip edenler ya da günde 15 kere geçtiğimiz yolda kafasını sağa-sola çeviremeyip kocaman pist inşaatını görememiş, dünyadan kopmuş, bihaber Koçlu arkadaşlara pistimizi tanıtalım hemen: Pistimiz alttan soğutmalı, üstten ısıtmalıdır. Poponuzun üzerine her düştüğünüzde en az hasarla kazayı atlatmış olabileceksiniz böylecek. İkinci olarak, buz pistimizin ergonomik yapıya sahip olması yani portatifliliğini diyebiliriz. Yani istersek pisti alıp odeon'a götürebiliyoruz ya da S yurdunun içine de alabiliriz. Neden olmasın? Fakat herşey bu kadar güzel değil maalesef. Sıcak havalarda buzun erimemesi için çok fazla elektrik-gaz-petrol harcamamak adına yaz gelmeden pistimiz depoya konacakmış. Bu kış kaydınız kaydınız, yoksa bekleyeceksiniz 7 ay kadar bir daha. Biz görevimizi yapalım, sizleri uyaralım. Eveeet, biricik öğrenci konseyimiz, biricik okul başkanımız çalışmıyor diyenler görsün. Seçim zamanı ne kadar vaatte bulunduysa yerine getiriyor konseyimiz bir bir, daha ne yapsınlar soruyorum size? Bunlardan en acili olan yarı olimpik buz sahamıza ivedilik kazandırdığı için buradan bir kez daha teşekkürü bir borç bilirim. İlerleyen günlerde gençliğimde kaleme aldığım "Hepimiz Kaymalıyız veya Kaymamalı mıyız?" isimli kitabımdan "On adımda nasıl kayarım?" isimli makalemi buradan bulup okuyabilirsiniz. Üşümemek, üşütmemek adına hepinizi poşularınızla birlikte buz pistine bekliyor olacağız. Konuyla alakasız bir not: İstanbul üniversiteleri bir bir kafayı yiyor. İtü'de senelerden bu yana süregelen "Geleneksel Vadi Yürüyüşleri" bu sene de olaylı-gürültülü gerçekleştirildi. 20 Kasım'da da bir delirme hareketi Sabancı'dan geldi. Hem sözlükten hem de facebook üzerinden takip ettik olayı. Artık bizim de dayanacak gücümüz kalmamıştır. Bir cinnet, bi kıvılcımla yıkarız bu okulu da kuleyi de. Bi an once bitsin pistimiz, kaymak istiyoruz!

2 comments:

mert dedi ki...

+rep, emege saygi. sevgili arkadasim kirkbir bundan bir kac ay once konsey secimleri yapilirken bu konsey okula buz pateni pisti yapmazsa cocugumu keserim demedin mi? simdi neden bu pisti eletiriyosun. ayrica burada konsey bir emek gostermis +rep ve emege saygiya, teraziye tiklamaya davet ediyorum.

kirkbir dedi ki...

pisti yapanlara dostane teşekkürlerimi ilettim ne eleştirmesi? pist açılsın utanmadan gidecem ilk ben kayacam. cümle alem görecek kaymayı kayılmayı.